İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Kültür Daire Başkanlığı’nın destekleriyle, fotoğraf sanatçısı İmdat AKGÜN’ün açtığı fotoğraf sergisi çok beğenildi. Ekim ayı sonuna kadar devam edecek sergi kaçırılmayacak derecede güzel. Küratörlüğünü Işıl Çelik’in yaptığı Galatasaray Lisesi önündeki sergide sanatçının İstanbul konulu 32 fotoğraf yer alıyor.
Günlük hayat telaşesi içindeki tek noktaya hedeflenmiş yürüyüşünüze, Galatasaray Lisesi önünde sıcacık bir gülümsemeyle aniden ara veriyorsunuz. Karşınıza kadrajlardan süzülerek fotoğraflara yerleşmiş İstanbul güzelliklerinin arz-ı endamına mecburen duraklıyor, gözünüzden önce kalbiniz sizi içeri sürüklüyor. Dalıp gittiğiniz fotoğraflarda İstanbul farklı renkleri, farklı hayatları ve farklı güzellikleriyle sizi cezb ediyor. Çok fazla kalamıyorsunuz fotoğrafların önünde…Aceleniz var, İstanbul burası durmamanız lazım…Ancak kısa bir nefes bile olsa aldırma imkanı sağlıyor bu şirin sergi ve dudaklarınızdan Şair Nedim’in şu dizeleri sıralanıyor mütemadiyen:
Bu şehr-i İstanbul ki bî mislü behâdır.
Bir sengine yekpâre Acem mülkü fedadır.
Fotoğrafların çok büyük emeklerle hazırlandığı belli…Çoğu, biz şirin uykumuzdayken çekilmiş. Bazısı asla gidemeyeceğimiz yerlerden…Bazısı hiç göremeyeceğimiz açılardan alınarak beğenimize sunulmuş. Rengi, anı, zamanı ve insanı durdurup, bir numune-i Şahane olarak nakşederek gözler önüne sermek elbette ki iyi göz, iyi gönül, iyi bilgi ve yetenek gerektirir. Bu fotoğraflarda bunları görebilirsiniz… Belki de kendinizi…
Bu güzellikleri sergileyerek insanlığa sundukları temaşa imkanlarından dolayı Fotoğraf sanatçısı İmdat AKGÜN ve Işıl ÇELİK’i tebrik ediyoruz. Ayrıca bu güzelliklerin sergilenmesine imkan veren İstanbul Büyükşehir Belediyesine candan teşekkürlerimizi iletiyoruz.
İstanbulluların büyük ilgi gösterdiği sergide İmdat AKGÜN fotoğrafları ile köklü tarihine karşın hiç yaşlanmayan, sürekli devinim halinde olan şehrin geçmişi ile bugünü arasında bağ kuruyor. İstanbul’un gerçek renklerini zaman zaman dijital renklerle buluşturan fotoğrafçı sergiye dair şunları söylüyor;
Sabahın erken saatlerinde Sirkeci’de karşıdan karşıya geçmeye çalışan insan kalabalığının telaşını, Karaköy – Kadıköy vapurunda balıkları besleyen genç bir kadının şefkatini, Galata Köprüsü’nün müdavimi balıkçıların sabrını, Balat’ın tarih kokan dar sokaklarında karşıma çıkan mavi gökyüzünün yaşattığı umudu, bir üst geçitten şehrin kalabalığını seyreden çocuğun hayallerini, Süleymaniye Camii’nde gün batımı ile yaşanan huzuru, Atatürk’ün Sarayburnu’nda Anadolu’ya yüzünü dönmüş heykelindeki gururu göreceksiniz, belki fotoğraflarımda… Açıklamasıyla sergisini özetleyen İmdat AKGÜN ,1991’de Erzurum doğumlu. Uluslararası İlişkiler mezunu. Hobi olarak başladığı grafik tasarım işini çok sevdiği için kendine meslek olarak seçmiş. Anı biriktirmek için başladığı amatör fotoğrafçılık serüveninde ise manzara fotoğrafçılığına yönelmiş. Türkiye’nin birçok bölgesinde, şehrinde fotoğraflar çekmiş. “Bazen şehrin kalabalığını, bazen önünden geçip gittiğimiz bir tarihi yapıyı, bazen bir anı fotoğrafladım. Fotoğraf çekmek, yaşam içinde farkında olmadığımız “ anın” ne kadar önemli olduğunu öğretti bana “ . Ara Güler’in dediği gibi “Yaşam bize verilmiş boş bir film her karesini mükemmel bir biçimde doldurmaya çalışın.” diyerek kendini ve işini tanımlıyor.